Mitomani ile test etmeye devam...
İSMAİL AKYILDIRIM
İnsanların hayatında yalan konuşmak mutlaka vardır.
Dozunu kaçırmadan, fazla ileri gitmeden ve seviyeyi aşmadan...
Pekala neden yalan konuşmayı tercih ederiz?
Bizi buna mecbur kılan nedenler nelerdir?
Birileri zorla mı yalan konuşmamız için teşvik ediyor?
Çaresizlikten mi, yoksulluktan mı, mecburiyetten mi?
Hatta, hepsi diyelim...
Dozunu aşan, yalan konuşmayı meslek haline getiren kişi ve kişilere ne demeli ?
Ödemeniz, randevunuz, buluşmanız, toplantınız vardır.
Bu durumlardan geçici olarak kurtulmanız için minicik yalan uydurmalarınız mutlaka olacaktır.
Birde bunların büyük, daha da kocaman olanı vardır.
İmalathanelerde olduğu gibi seri bir şekilde üretirler.
Kendilerini insanlara karşı etkileme konusunda yeteneklidirler.
Bunun tıp dilinde adı Mitomani'dir...
Bir nevi yalan konuşmayı sanat haline getiren hastalıktır.
Siyaset arenasına baktığımızda bu durumlara sıkça rastlarız...
Ekonomi,
Dış politika,
İç politika,
Yumuşama,
Anayasa,
Demokrasi,
Özgürlük,
Hukuk,
Emekli yılı,
Konuların, sıkıntıların iyileştirilmesi, düzenlenmesi gibi...
Her yıl, her gün, her ay, her saat, her dakika...Bu yalanları dinledik.
Orta yerde ne var peki?
Kocaman bir hiç!
Dolar, altın, enflasyon Ağrı dağına doğru yükseliyor.
Borsa, "oy oy mastika mastika" şarkısına misilleme yapıp, habire kıvrak dans ediyor.
Çalışanların, emeklilerin, üreten kesimin almış olduğu ücret mum gibi eriyor!
***
Ekonomistler, akademisyenler, enflasyonun yükseldiğine,
ikinci çeyrekte ekonomik büyümenin düşeceğini,
slumpflasyon görünümünden çokça bahsedip dikkat çekerken,
Ekonominin kurmayları ve siyasette ki yetkili zat-ı muhteremlerler ise
maalesef bizleri kendi hastalıkları olan mitomani ile test etmeye devam ediyorlar.
***
Son tahlilde;
Amerikalı siyaset bilimci,
Hannah Arendt'in sözleriyle noktalamakta fayda görüyorum;
"Siyasi emellere ulaşmak için meşru araçlar olarak kullanılan gizlilik ve kandırma,
yani kasıtlı sahtekârlık ve açık yalan,
yazılı tarihin en başından itibaren yaşamımızda olmuştur…
Doğruculuk hiçbir zaman siyasi erdemler arasında sayılmamış,
yalanlarsa her zaman siyasi meselelerde kullanımı
savunulabilir araçlar olarak görülmüştür.”
Yeniden görüşmek üzere